6 Şubat 2013 Çarşamba

Bir küçük burjuva yeşil parka giymiş.

Sen yanık bir türkü, bense notaları pas tutmuş bir nihavend
Sen aidiyeti olmayansın, bense kalıplarından kurtulamayan
Sen su olmuşsun bağrıyanıklara, ben bir duble rakı olmuşum ince uzun kadehlerde
Sen aşık bir yüreğin bir lokma ekmeğiyken, ben çilingir sofrası istemişim illa !
İkimiz de hem ilaç olmuşuz, hem kor
Hem öz, olmuşuz hem söz
Bir ince sızı, bir çığlık olmuşuz taa en derinden gelen.
Haykırmış bizi delice sevenler.
Nice sevdaların, nice sevdalıların dili olmuşuz
Ve isimlerimiz olmuş, nefret ettiğimiz
Birimize halk, birimize sanat demişler.
Ve gün gelmiş halk ile sanat aşık olmuş birbirine
Notalarda buluşmuş, birer ezgi olmuşlar
Ama halk, sanata kavuşamamış.
Parçalanmış, iki parça can olmuşuz.